Arka kapak
Ruhları Arındıran Eser
Bir müminin bu dünyadaki huzuru ve öte âlemdeki sonsuz saadeti, dupduru bir gönle, yatışmış bir kalbe ve dingin bir ruha sahip olup olmamasına bağlıdır.
Bir bakıma uygulamalı psikoloji el kitabı niteliğindeki bu eseri yazar, inananlar her iki dünyada da gerçek anlamda mutlu olsunlar diye kaleme almıştır.
Efendimiz aleyhisselâmın "Kendini bilen Rabbini bilir!" sözünden yola çıkan kitap, kendini gerçekten bilmek isteyene, insanın ruh hâllerini bütün yönleriyle gösteriyor. İnsana berrak bir ruh aynası tutuyor. Kişinin benliğini, egosunu, nefsinin dalgalanmalarını bütün çıplaklığıyla gözlerinin önüne seriyor.
Ve yazar, kişinin sadece ruhsal hastalıklarını göstermekle kalmıyor, her iki cihanda dingin bir hayatı olsun isteyenlere, uygulaması çok kolay reçeteler de sunuyor.
Bu esere imza atan ve 10. yüzyılda yaşamış olan Sülemî hazretleri, maneviyat âleminin Kuşeyrî gibi devlerini yetiştirmiş seçkin bir âlim ve mürşiddir.
Editörün görüşü
Ebu Abdurrahman es-Sülemî, 10. yüzyıl, yani tasavvuf tarihinin erken dönem mutasavvıflarından olması hasebiyle günümüze kadar gelmiş birçok tasavvuf ve manevî gelişim ekolünün temellerini atmış ve Kuşeyrî gibi birçok âlimi yetiştirmiştir. Zühd devresinin öncü isimlerinden olan, yazdığı eserler ve yetiştirdiği talebelerinin etkisi asırlarca devam etmiş olan Sülemî, bu eseriyle faniyat u zâilat girdabında asıl yolculuğunu ve varacağı hedefi unutan insan nefsine bâki hakikatleri hatırlatmakta...
En önemli cümle
"Allah’ı tanıyan kimse, O’ndan ümidini kesmez. Nefsini tanıyan kimse, amelini beğenmez. Rabbini tanıyan kimse, O’na sığınır. Rabbini unutan kimse ise kullara yanaşır."
Bu kitap neden önemli
Bunun yanında kitap; sade dili, anlatımı, yoğun muhtevası fakat ince hacmi ile manevî gelişime önem veren ve mutluluğu kazanma yolunda tasavvufî bir bakış açısına sahip olup kendini bu geleneğe ait hisseden genç ve yetişkin okuyucu kitlesini dili ve üslubuyla kucaklayıcı bir niteliktedir.